İlkokula başladığımız andan üniversiteyi bitirdiğimiz ana kadar aldığımız, Atatürk ilkeleri ve İnkılap Tarihi derslerimizin son zamanlarda fazla bir etkisinin üzerimizde kalmadığını hissediyorum. O, Büyük Lider Atatürk’ün, bize vermeğe çalıştığı vatanseverlik, galiba kitaplarda kalmış durumda….
Şimdi diyeceksiniz ki, neden durup duruken bu adam, bu şekilde yazdı? Haklısınız…Neden acaba? Nedeni oldukça basit. Ülkemiz elden gidiyor arkadaşlar, Uyanın artık !!!
Kurtuluş Savaşı yıllarında, ülke ekonomisi yıkılmış, her taraftan DÜŞMANlar saldırıp, ülkeyi bölme ve pastadan pay kapma savaşına girmiş, millet cephede düşmanla savaşırken, birileri kendi yaşadığı toprakları SATMA SEVDASINA girmiş……Hatta işi ileri götürüp, AMERİKAN ya da İNGİLİZ MANDASI altına girmeyi teklif edecek VATAN HAİNLERİ türemişken, Ulu Önderimiz Atatürk, 19 Mayıs 1919’da harekete geçerek, Milli Birlik ve Uyanışımız Hareketine başlamıştı…..
Gün bugün….Aradan geçen 80 küsür yıl sonunda, olanlar unutulmuş olmalı ki, bugün de BİRİLERİ ÜLKEYİ SATMA DERDİNDE…O gün Amerikan veya İngiliz Mandası teklif edenlerin TORUNLARI, bugün de AVRUPA BİRLİĞİ MANDASINA GİRMEYİ TEKLİF EDİYOR ve bunun uğruna propogandalar yapıyorlar!
Ben bir Atatürkçü eğitimle yetişmiş bir gencim! Bana verilen eğitim, bugünkü karmaşanın çok yeni ve ilk olmadığını gösteriyor…. Fazla uzatmayacağım….Sizi NUTUK’tan aldığım bir küçük bölümle başbaşa bırakıyorum!!!!
A) Genel Durum
1919 yılı mayısının 19’uncu günü Samsun’a çıktım. Ülkenin genel durumu ve görünüşü şöyle:
Osmanlı Devleti’nin içinde bulunduğu grup I. Dünya Savaşı’nda yenilmiş, bir ateşkes anlaşması imzalanmış. Millet yorgun ve yoksul durumda. Milleti savaşa sürükleyenler, ülkeden kaçmışlar. Vahdettin, şahsını koruyabilecek alçakça önlemler araştırmakta. Hükümet âciz ve korkak. Yalnız padişahın iradesine boyun eğmekte. Ordunun elinden silahları alınmakta.
İtilâf Devletleri anlaşma hükümlerine uymuyor. İtilaf donanma ve askerleri İstanbul’da. Adana, Urfa, Maraş, Gaziantep işgal edilmiş. Antalya, Konya, Merzifon ve Samsun’da düşman askerleri bulunuyor. Her tarafta yabancılar, özel ajanlar faaliyette.
15 Mayıs’da Yunan ordusu İzmir’e çıkartılıyor.
Ordu birlikleri, iki müfettişliğe bağlı kolordulardan ibaret.
B) Kurtuluş Çareleri
Yurtseverler kurtuluş çareleri düşünüyor. Kurdukları dernekler kendi bölgelerini kurtarma, merkezden ayrılma amacı güdüyor.
Azınlıklar kendi çıkarları için çalışmakta.
*Milli varlığa düşman kuruluşlar türemiş. Kimi aydınlar Amerikan mandası istiyor.
Yurtseverler çare arıyor. Kurtuluş çarelerinin iki koşulu : Padişah’a bağlılık, büyük devletleri gücendirmemekti.
*Kurtuluş çareleri : İngiliz himayesi, Amerikan mandası ya da bölgesel kurtuluş…
Bab-ı Ali’de, basında o tarihlerde münakaşa edilen ve üzerinde en fazla durulan konu, “ Manda” konusudur. İngiliz Mandası mı, Amerikan Mandası mı? Sivas Kongresinin de en fazla münakaşa ettiği konu, budur. Ve eğer Büyük Atatürk’ün o sağlam, yıkılmayan iradesi olmasaydı, Sivas Kongresi’nden belki Manda kararı çıkardı.
UYANIN MİLLET!!!! VATAN ELDEN GİDİYOR!!! HEM DE GÖZ GÖRE GÖRE!!
17.10.2002