Charlie Chaplin’in 1925 yılında çevirdiği ve dünya film klsiklerinden birisi sayılan ALTINA HÜCUM Filmi seyredilmesi gereken bir film..
Filmin çekildiği yıllardaki sinema teknolojisini düşünürsek ortaya çıkan eser gerçekten bir şaheser kıvamında…
Kar, fırtına, kayalıklar ve manzara çok kaliteli bir şekilde sunuluyor. Uçurumun kenarındaki kayalıklarda sallanan ahşap ev ve kurtulmaya çalışma sahnesi kesinlikle mükemmel bir sahne olarak dikkat çekiyor.
Kadın-erkek ilişkilerini ve o yıllardaki aşk hikayelerini anlamak adına da sahneler barındırıyor film. Chaplin’in aşık olduğu Gloria ve onun zengin sevgilisi ile yaşanan trajikomik sahneler psikolojik analizleri de beraberinde sunmakta..
Altın bulma hayaliyle Kuzey Amerika’ya koşan insanların yaşadıkları olayları çok güzel bir hikaye içerisinde sunan filmde, açlıktan son çare ayakkabısını kaynatarak yeme sahnesi çok keyifli…
Açlıktan Chaplin’i tavuk gibi gören arkadaşının sahneleri de katıla katıla güldürecek sahnelerden birisi sadece.
Sinema teknolojisi bugünlerde bilgisayar yardımı ile sanal gerçeklik denilen her şeyi önümüze sunarken, 1925 yılında çekilmiş bu filme vaktinizi ayırmanızı ve o yılların teknolojisiyle yaratılan bu film harikasını seyretmenizi tavsiye ediyorum. İnanın pişman olmayacaksınız…